Kulak kireçlenmesi dediğimiz durum orta kulak ya da iç kulakta oluşan kireçlenmeleri genel olarak tanımlayan bir ifadedir. Kulak kireçlenmesi ile birbiri ile bağlantısı olmayan iki ayrı hastalığı anlatırız, bunlar Otoskleroz ve timpanoskleroztur. Bu iki hastalığın birbiri ile karıştırılmaması gerekir. Otoskleroz ve timpanosklerozun ortaya çıkış nedenleri oluşum bölgeleri ve patolojileri birbirinden tamamen farklıdır. Otoskleroz dediğimiz oluşum yapısal kireçlenme hastalığına verilen addır. Otosklerozda tutulan şey otik kapsül yani iç kulağın kendi kemiği olmaktadır. Bu hastalıkta kireçlenme noktasal niteliktedir.
Rahatsızlık kemik yıkımı ve tekrar yapımı ile karakterize şeklindedir. Durumu kısaca anlatmak gerekirse en başta kalıtım olmak üzere değişik faktörlerin neden olması ya da tetiklemesiyle, iç kulak kemik kısmının üzengi kemikçiğe komşu kısımlarının kireçlenmesi ve duruma ilaveten üzengi kemikçiğin iç kulak kemiğine sabitlenmesi şeklinde oluşan durum diyebiliriz. Timpanoskleroza değinecek olursak, o da kısaca reaksiyonel kireçlenme rahatsızlığıdır. Timpanosklerozda tutulan iç cilt altı alanlarıdır. Bu hastalıkta kireçlenme yaygın şekildedir. Hastalık hiyalin birikmesi neticesinde ve bu durumu takip eden kalsifikasyon gelişmesi ile kendisini gösterir. Ortaya çıkan sonuç kısaca tüp takma ya da orta kulak iltihaplarını gidermek maksadıyla yapılan cerrahi girişimlerin tetiklemesiyle kulak zarında, her 3 kemikçik çevresinde ve orta kulağın diğer submukozal alanlarında kireç birikmesi şeklinde açıklanabilir.
Kireçlenmede Süreç Nasıldır?
Otoskleroz dediğimiz kireçlenme gelişiminde iki aşama söz konusudur; otospongioz ve otoskleroz süreçleri. Bu iki süreç yıllar almaktadır ve birbirini takiben gelişmektedir. Bunlardan İlk aşama otospongioz sürecidir. Bu, osteoklastik aktivitenin baskın olduğu yani farklı bir deyiş ile kemik yıkımının gerçekleştiği, sonunda spongioz, yani süngersi kemik odakların oluştuğu süreç kısmıdır. Bu süreçte bölgesel metabolizmadaki hasar nedeniyle kanlanma artacaktır. Koklea ve stapez etrafındaki kanlanmanın ilerlemesi, Schwartze işareti dediğimiz iç kulak kemiği kızarıklığı durumunu meydana getirir. Otospongioz esnasında bilgisayarlı tomografi yardımı ile kemik erimesi alanları saptanır. Bu durumun ikinci aşaması otosklerozun olgunlaşma sürecidir. Bu süreçte osteoblastik aktivite baskındır. Yani diğer bir deyişle kemik yapımı artar. Sonuç itibarı ile yoğun sklerotik, yani katı kemik odakları meydana gelir. Bu durumda metabolizma ve dolayısıyla kanlanma yavaşlayacaktır. Schwartze işareti ortadan kalkar. Bilgisayarlı tomografide Otoskleroz olgunlaşması esnasında, odakların görünüm ve yoğunluğunun normal kemikten ayırımı zorlaşacaktır. Fakat anatomik yapılar dışına taşan kemikleşme odakları gelişimi saptanması hastalığın ipuçlarını belli edecektir.
Otoskleroz Kireçlenmede Belirtiler
Otoskleroz kireçlenme oluşumu beraberinde bazı belirtiler ile ortaya çıkar. Bunları sıralamak gerekirse; kızamık virüsü, kalıtım ve hormonaldir. Kalıtım otosklerozde kesinliği saptanmış bir durumdur. Aile içerisinde daha önceden otoskleroz varlığı biliniyor ise, otoskleroz oluşum ihtimali yüksektir. Kızamığın otosklerozdaki rolü ise kesinli kazanmamıştır. Kızamığın otosklerozu tetikleyip tetiklemediği de bu bağlamda net değildir. Hormonal etkiler ise özellikle hamilelik döneminde çok belirginleşmektedir.
Otosklerozun görülme sıklığı ile yaş-cinsiyet ilişkisini ortaya koymak gerekirse: sessiz otoskleroz dediğimiz subklinik durum her 10 kişiden 1’inde söz konusu olabilmektedir. Fakat belirti dahilinde kendisini gösteren otoskleroz sadece her 100 kişiden 1’inde görülür. Otoskleroz gelişimi zamanla olur. Bu zaman yıllara yayılabilir. Ortaya çıkan tabloda işitme kaybı gelişebilir. Hasta bu kaybın farkına varır. Tanı ise birkaç yıl öncesi ve sonrasını da kapsayacak şekilde 20-40 yaş arasında konabilir. Otosklerozun kadınlarda erkeklere oranla iki misli daha fazla görülmektedir. Spesifik olarak hamilelik döneminde östrojen-progesteron hormonlarının miktar ve oran değişiklikleri bu süreci hızlandırır.