Alerjik Rinit (Saman Nezlesi) Nedir?
Vücuttaki bağışıklık sisteminin herhangi bir yabancı maddeye tepki vermesiyle alerji semptomları ortaya çıkar. Bağışıklık sistemimiz alerjenin bulunduğu yere antikor iletir ve bu şekilde vücudumuzu korumayı amaçlar. Alerjenler ve bağışıklık sisteminin gönderdiği antikorlar arasındaki bu mücadele, çeşitli kimyasal maddelerin kana salınmasına yol açmakta; kana salınan bu kimyasal maddeler de alerjik hastalık semptomlarına neden olmaktadır. Halk arasında saman nezlesi olarak da bilinen alerjik rinit; bağışıklık sisteminin soluk alma yoluyla vücuda alınan maddelere aşırı tepki vermesiyle gelişen alerjik bir reaksiyon olarak tanımlanır. Özellikle de bahar aylarının gelmesiyle birlikte görülme sıklığı artan alerjik rinit (saman nezlesi), her geçen gün daha da fazla insanı etkilemektedir.
Alerjik Rinit Tipleri Nelerdir?
İki tip alerjik rinit mevcuttur. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz
- Mevsimsel Alerjik Rinit
- Yıl Boyunca Ortaya Çıkan Uzun Süreli Alerjik Rinit
Alerjik Rinit Belirtileri Nelerdir?
Alerjik rinit belirtileri nezle ile benzerlik gösterir. Ancak nezlenin asıl kaynağı bir virüsken, alerjik rinit rahatsızlığının ortaya çıkma sebebi virüs değildir. Alerjik rinit oldukça sık görülen bir alerjik reaksiyon olmakla beraber, bilhassa mevsimsel alerjik rinitin çocuklar ve ergenlerde görülme sıklığı daha fazladır. Alerjik rinit rahatsızlığından muzdarip hastaların çoğunda 20 yaşından önce belirtiler görülmektedir. Erken erişkinlik döneminde değişmeyen belirtiler, orta yaş ve sonrasında düzelmeye başlar.
Pek çok semptoma yol açan alerjik rinit belirtileri ve bulgularını ise şu şekilde sıralayabiliriz:
- Hapşırma,
- Burun tıkanıklığı,
- Burun akıntısı,
- Geniz akıntısı,
- Kaşıntılı ve sulu gözler,
- Göz kapaklarında şişme,
- Ağız, boğaz, kulaklar ve yüzde kaşıntı
- Boğaz ağrısı
- Kuru öksürük
- Baş ağrısı
- Gözlerin altında oluşan koyu halkalar
- Yüz ağrısı yahut basınç hissi
- Duyma, tat ve koku almada kısmen kayıp
- Yorgunluk ve halsizlik
Bu belirtilerin şiddeti kişiden kişiye değişiklik göstermektedir. Ayrıca alerjik rinit rahatsızlığından muzdarip birçok kişide astım rahatsızlığı da görülmektedir.
Alerjik Rinit Nedenleri Nelerdir?
Virüs ve bakteri gibi zararlı maddelerle savaşma konusunda son derece öne çıkan bağışıklık sistemi; polen, hayvan tüyleri, küf gibi bazı maddelere zararsız olsalar dahi aşırı tepki verebilmektedir. Ortaya çıkan bu reaksiyona ‘’alerjik reaksiyon’’ adı verilir.
Mevsimsel alerjik rinit genellikle havada uçuşan ağaç, çayır ve ot polenlerinden kaynaklanırken; yaşadığınız bölgede bulunan polenler, rahatsızlığın gelişimini ve şiddetini belirleyici faktör olarak öne çıkar. Taşınan bazı insanların şikâyetlerden kurtulması veya şikâyetlerinin artması da bu nedenledir. Son olarak, kuru ve rüzgârlı havalarda polen miktarları daha yoğun olması sebebiyle mevsimsel alerjik rinit belirtilerinde de artış görülebilmektedir.
Uzun süreli (yıllık) alerjik rinit ise şu faktörlerle tetiklenebilir:
- Toz ve ev eşyaları
- Hamam böcekleri
- Duman
- Küfler
- Sis
Alerjik Rinit Risk Faktörleri Nelerdir?
Alerjik rinit (saman nezlesi) adı verilen alerjik reaksiyonu tetikleyen bazı risk etmenleri mevcuttur. Bu risk faktörlerini şu şekilde sıralayabiliriz:
- Aile üyelerinde geçmiş alerji öyküsü.
- Bireyde gıda alerjileri ya da diğer alerjilerin (egzama gibi) bulunması,
- Pasif içici olarak sigara dumanına maruz kalma.
Alerjik Rinit Kimlerde Görülür?
Herhangi bir yaş grubunda ortaya çıkabilen alerjik rinit, en yaygın olarak 18-25 yaş döneminde görülür. Aynı zamanda yeni doğan bebeklerde ve bebeklik döneminin hemen sonrasında da görülebilmesi mümkündür. Çevresel şartların bozulmasıyla beraber alerjik rinit görülme olasılığı artmış, yaş sınırı da ortadan kalkmıştır. Alerjik rinit, günümüzdeki çocuklar ve yetişkinlerin yaklaşık %20’sini etkilemektedir.
Alerjik Rinit Tanı Yöntemleri Nelerdir?
Alerjik rinitin teşhis edilmesi için doktor tarafından aile üyeleriniz ve kişisel alerji öykünüze dair sorular sorulur. Zira alerjik rinit söz konusu olduğunda hastanın ve aile üyelerinin durumu son derece önemlidir. Bu aşamada sorulabilecek bazı soruları şu şekilde sıralayabiliriz:
- Semptomların sık görüldüğü bir zaman dilimi var mı? Yani, şikâyetleriniz günün veya mevsimin belli bir zamanına bağlı olarak değişkenlik gösteriyor mu?
- Evcil hayvanınız var mı?
- Diyetiniz ve beslenme alışkanlığınızda herhangi bir değişiklik yaptınız mı?
- Kullandığınız herhangi bir ilaç var mı?
Bu aşamanın ardından fizik muayene yapılabilir ve neye alerjiniz olduğunu tespit edebilmek için cilt testi tavsiye edilebilir. Bu testlere örnek olarak verebileceğimiz deri prick testi ile bazı alerjenler az bir miktarda cilde uygulanır. Bu uygulama iğne veya çizik yardımıyla gerçekleşir. Bireyin herhangi bir alerjisi olduğu takdirde, testin yapıldığı alan şiş ve kırmızı olacaktır. Bazı durumlarda da hangi alerjik maddelere tepki verildiğini bulabilmek için kan testine başvurulabilir.
Alerjik Rinit Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Şayet alerjik rinit rahatsızlığından muzdaripseniz ve alerjik rinite neden olan tetikleyiciler doktorunuz tarafından tespit edilmişse, bu tetikleyicilerden uzak durmak ve önlem almak tedavinin ilk ayağını oluşturmaktadır. Bunun haricinde, alerjik rinit tedavi sürecinde ilaç tedavisi ve aşı tedavisi olmak üzere iki yöntem öne çıkmaktadır.
Alerjik Rinit İlaç Tedavisi
Alerjik rinit tedavisinde antihistaminler, kortizonlu spreyler (kortikosteroid) ve tuzlu su kullanılabilir. Burunda tıkanıklık fazla olduğu takdirde, ilk etapta dekonjestanlar kısa süreli kullanılabilir. Burunda çok fazla akıntı olduğu takdirde ise ipratropium burun spreyleri yarar sağlayabilir. Ayrıca alerjik reaksiyona bağlı olarak ortaya çıkan burun tıkanıklığı tedavisinde kortizonlu spreylerin son derece etkili olduğu bilinmektedir.
İlaç tedavisi, alerjik rinit tedavisinde en çok uygulanan yöntemlerden bir tanesidir. Lakin burada unutulmaması gereken husus, , ilaçların sadece kullanıldığı sürece şikâyetler üzerinde etkili olacağıdır. İlaç tedavisi kesildiği takdirde alerji belirtileri kısa süre içinde kendini tekrarlamaktadır. Ayrıca dikkat edilmesi gereken bir nokta da kullanılacak ilaçların mutlaka doktor kontrolü ve bilgisi dâhilinde olması gerektiğidir. Zira alerjik rinit tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar, ciddi yan etkilere yol açabilmektedir.
Alerjik Rinit Aşı Tedavisi
Alerjik rinit tedavisinde başvurulan bir diğer yöntem olarak öne çıkan aşı tedavisi, nedene yönelik bir yöntem olarak tanımlanır. Aşı tedavisine başlamadan önce gerekli alerji testleri yapılmalı ve bireyde şikâyetlere yol açan alerjen veya alerjenler tespit edilmelidir. Aşı tedavisi ile alerjik semptomlara neden olan maddeler giderek artan dozlarda uygulanır ve böylece bireyde sıkıntıya neden olan alerjene karşı bağışıklığın sağlanması amaçlanır.
Aşı tedavisi söz konusu olduğunda ilk etapta haftada bir, daha sonraki süreçte ise idame dozuna ulaşılır ulaşılmaz ayda bir enjeksiyon yapılmaktadır. Aşı tedavisi, ilaç tedavisinin aksine, bireyin şikâyetleri üzerinde uzun süreli etkili olmakta ve tedavi son erdirildikten sonra dahi tesirini devam ettirmektedir. Ayrıca uzun zamandır bu konuda yapılan araştırmalar, aşı tedavisi ile yeni alerjenlerin gelişiminin de önlenebileceğini ileri sürmüştür.
Alerjik Rinit ile İlgili Sık Sorulan Sorular
Alerji ciddi bir hastalık olabilir mi?
Alerjik rinit, işin aslına bakılırsa nadiren ciddi bir sıkıntı olarak değerlendirilir. Ancak yine de alerjik rinit nedeniyle kişinin hayat kalitesi ciddi oranda olumsuz etkilenebilir; bu nedenle, vakit kaybetmeden, bu rahatsızlığın frenlenmesinde fayda vardır. Alerjik rinit aynı zamanda başka hastalıklarla birlikte ortaya çıkabilir. Alerjik rinit ile beraber görülebilen hastalıkları ise şu şekilde sıralayabiliriz:
- Astım,
- Sinüzit,
- Çocuklarda burun tıkanıklığına bağlı olarak ortaya çıkan diş ve ağız yapısında gelişme problemleri,
- Orta kulak hastalıkları,
- Besin alerjileri,
- Konjonktivit.
Alerjik rinit sinüzitle ilgili olabilir mi?
Alerjik rinite bağlı olarak gelişen semptomlar genellikle sinüzit ile karıştırılabilmektedir. Bu nedenle, bazı alerjik rinitli hastalara konulan yanlış sinüzit tanısıyla yıllarca antibiyotik tedavisi uygulanabilmektedir. Yoğun geçen tedavi sürecine karşın bir türlü düzelmeyen baş ve yüz ağrısı, yeşilimsi burun akıntısı gibi alerjik rinit şikâyetlerinin ana sebebi de bu karışıklıktır. Özellikle de son yıllarda yapılan araştırmalar, rinit ve sinüzit arasında yakın bir ilişki olduğunu göstermiştir. Bundan dolayı, sürekli tekrarlayan sinüzit şikâyetine sahip bireylerde alerjik rinit olup olmadığının araştırılması da önem arz eder.
Alerjik Rinitten nasıl korunabiliriz? Alınması gereken önlemler nelerdir?
Alerjik semptomların kontrolü için birden fazla tedavi yöntemi bir arada uygulanabilmektedir. Bu aşamada kişide şikâyete neden olan alerjenlerin engellenmesi, ilaç tedavisi ve aşı tedavisi bu yöntemler arasında gösterilebilir. Bu nedenle öncelikli olarak yapılması gereken, alerjik şikâyetlere yol açan alerjen veya alerjenlerden uzaklaşmaktır. Çevrenizde bulunan alerjenleri uzak tutmak için bazı tavsiyeleri şu şekilde sıralayabiliriz:
- Özellikle de polen mevsiminde pencere ve kapıları kapalı tutun
- Evde bulundurduğunuz bitkilerden uzak durmaya çalışın
- Klima filtrelerinizi sürekli olarak değiştirmeye özen gösterin
- Evinizde, iş yerinizde tüylü hayvan beslemeyin
- Yün yastık, yorgan ve yatak yerine sentetik olanları tercih edin
- Sigara kullanıyorsanız bırakın ve yanınızda sigara içenlerden uzak durun
Alerjik rinite iyi gelen besinler nelerdir?
- Portakal
- Çilek
- Soğan
- Maydanoz
- Mandalina
- Kivi
- Kefir
- Ananas
- Ton balığı, somon ve uskumru
- Greyfurt
- Zencefil
- Biber
- Limonlu çay
- Ekinezya
- Bal
- Sarımsak
Alerjik rinit ve nezle arasındaki farklar nelerdir?
Alerjik rinit ve nezle semptomları benzerlik göstermekle beraber, bu benzerlikten ötürü birbirine karıştırılabilirler. Bu ikisini birbirinden ayırt edebilmek için birkaç yol mevcuttur. Şayet ateşiniz yoksa ve sıvı, ince bir burun akıntısından muzdaripseniz alerjik rinit olmanız çok kuvvetli ihtimaldir. Ancak burun akıntınız nispeten daha sarı olmakla beraber vücudunuzda ağrı ve az da olsa ateşiniz varsa, bu durum nezle olduğunuz anlamına gelir. Alerjik rinit, alerjen maddeyle temas etmenizin hemen ardından kendini gösterir. Nezle ise virüsü kapmanızın birkaç gün sonrasında baş gösterir. Nezle sadece üç beş gün süren bir durum olarak bilinirken, alerjik rinit alerjen madde ile temasınız olduğu sürece devam eder.
En sık karşılaşılan alerjenler hangileridir?
En yaygın olarak görülen alerjenleri şu şekilde sıralayabiliriz:
- Polenler,
- Hayvan tüyü,
- Ev tozu-akarlar,
- Küf mantarları,
- İçeriğinde suni katkı maddesi bulunan gıdalar.
Alerjik rinit tedavi edilmezse ne olur?
Alerjik rinit ihmal edilmemesi gereken bir durumdur. Şayet tedavi ihmal edilir ve hafife alınırsa, solunum yollarında baş gösteren sıkıntılar zaman içinde alt solunum yollarına da sirayet edebilir. Bunun akabinde de astım atakları meydana gelebilir. Bu alanda yapılan çalışmalar, bahar alerjisinin astıma dönüşme oranının %30 olduğunu göstermiştir. Bunun ne kadar yüksek bir oran olduğunu göz önünde bulundurduğunuz takdirde, bu rahatsızlığı da ciddiye alma olasılığınız o derece artar. Hastaların ‘’nasılsa geçer’’ diye düşünerek herhangi bir sağlık kuruluşuna başvurmamaları, alerjenlere dair herhangi bir önlem almamaları ve sigar kullanmaya devam etmeleri, bu rahatsızlığın astıma dönüşme sürecine en büyük katkı veren durumlardır.
Bütün rahatsızlıklar ve hastalıklarda olduğu gibi, alerjik rinitte de erken teşhis ve erken tedavi son derece önemlidir. Alerjik rinit tedavi edilmediği takdirde:
- Burun tıkanıklığı, horlama ve uyku bozuklukları,
- Çocuklarda dikkat eksikliği, odaklanma güçlüğü,
- Yetişkinliklerde ise anksiyete, depresyon, performans ve iş üretkenliğinde azalma gibi durumlar görülebilmektedir.