Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Timpanoplasti Ameliyatı Nedir?

Kronik orta kulak problemlerinde uygulanan “Timpanoplasti” ameliyatı teknik olarak orta kulakta ve mastoid kemik içindeki iltihabın temizlenmesi, kulak zarı ve orta kulaktaki kemikciklerin ve işitme sisteminin onarılması işlemidir.

Hastalığın boyutlarına göre yapılabilecek ameliyatlar;

  • Sadece kulak zarındaki deliğin onarılması (miringoplasti),
  • Zar onarımı ile birlikte orta kulaktaki ses iletimini sağlayan kemikçik sisteminin onarılması (timpanoplasti)
  • Mastoid kemik içine ilerlemiş iltihabın temizlenmesi (mastoidektomi)
  • Mastoidektomi ve timpanoplastinin birleşimi (timpanomastoidektomi)

Miringoplasti;

Problemin kulak zarındaki delik ile sınırlı olduğu, iltihaplanmaların ve belirgin işitme kaybının olmadığı durumlarda deliğin kapatılmasına yönelik ameliyattır. Kulak içini sudan koruyarak gelecekteki iltihapları ve işitme kaybını önlemek ve yaşam kalitesini artırmak amacıyla yapılır. Ameliyat kararında hastanın tercihi önemlidir.

Timpanoplasti

Zarda delik olan kulağın sudan korunmasına dikkat edilmesine ve burun ve sinüs bölgesinde enfeksiyon odağı olmamasına rağmen tekrarlayan kulak akıntıları ve işitme azlığı olanlarda yapılır. Yaşam kalitesini artırmak, işitme kaybını düzeltmek en azından kötüye gidişi ve komplikasyonları önlemek amacı ile yapılır. Zardaki deliğin kapatılması yanında, sesi ileten kemikçiklerdeki problemlerin düzeltilmesi, gerekenlerde değişik cerrahi tekniklerle başka yerlerden alınan, kıkırdak, kemik parçaları ya da orta kulak yapay protezleri kullanılarak ses iletim sistemi onarılmaya çalışılır.

Mastoidektomi – Timpanomastoidektomi

Orta kulak ve mastoid kemik içerisinde ileri kronik enfeksiyon varlığında veya kolesteatoma adı verilen ve kemiği eriterek ilerleyen iltihaplı dokunun saptanması durumunda mümkün olan en kısa zamanda ameliyat ile temizlenmesi gerekir. Kolesteatoma var ise ameliyatta işitme sisteminin korunması veya onarılması ikinci öncelikte olup asıl amaç yüz felci, iç kulak kaynaklı işitme kaybı ya da menenjit, beyin apsesi gibi kafa içi komplikasyonların önlenmesidir.

Ameliyat tekniği ve kullanılan materyaller;

Ameliyatın tekniğine karar verilirken hastalığın durumu, deliğin zar üzerindeki yeri, kulak kanalının yapısı, ameliyat sırasında mastoid kemiğe müdahale yapılıp yapılmayacağı, cerrahın ve nihayet hastanın tercihleri etkili olmaktadır.

Ameliyat sırasında orta kulak ve mastoid 

kemikte, mikroskop altında birbirinden çok farklı cerrahi teknikler uygulanmasına karşın hasta ve yakınlarının ameliyata dair görebildikleri ciltteki kesi ile sınırlı olduğundan sıklıkla bu konuda sorular sorulmaktadır.

Timpanoplasti ameliyatı kulak kanalı içinden, kulak önünden ya da kulak arkasından yapılan kesiler yolu ile yapılabilir.. Sadece zardaki ufak bir deliği onarmak için kulak kanalı yoluyla ameliyat yapılabilirken daha ileri hastalık olanlarda ve mastoid kemiğe müdahale gereken durumlarda kulak önü veya arkasından kesi tercih edilmektedir. Bu konuda ameliyatı yapacak cerrahın tercihi asıl karar verdirici faktördür.

Kulak zarının onarılmasında en sık kullanılan doku kulak arka üst tarafındaki kasın temporal faysa denilen kılıfıdır. Bu doku cerrahi sahaya yakın olduğundan ameliyat sırasında kolayca alınabilir. Kulak kanalı önündeki kıkırdağın zarı, damar parçası ya da başkalarından alınan uygun işlemlerden geçirilmiş, steril beyin zarı parçaları gibi materyaller de kullanılabilmektedir.

İşitmeyi ileten kemikçiklerdeki hasar nedeni ile sesin iletimini sağlamaya yönelik bir onarım yapılması gerektiğinde çeşitli materyallerden yapılmış protezler, kulak kanalı önündeki kıkırdaktan yada kulak arkasındaki kemikten alınan parçalar, orta kulak kemikçiklerinin kendisi gibi pek çok farklı malzeme pozisyon ve şekil verilerek kullanılabilmektedir.

Ameliyat sonrası

Hastalar genellikle ameliyat sonrası birinci günde pansumanları yapılarak hastaneden taburcu olabilmektedirler.

Mastoid kemikte müdahale yapılmayan ameliyatlarda genellikle 7–10 gün sonunda kulak içindeki kendiliğinden eriyen özel süngerimsi madde kalıntıları temizlenir. Hastaların ameliyat bölgesindeki enfeksiyon ve reaksiyonları önlemek amacı ile antibiyotik ve kortizon içeren kulak damlaları kullanmaları ve kulaklarını sudan korumaları önerilir.

Genel olarak ilk ay içinde gribal enfeksiyonlardan, darbelerden korunmak, uçak seyahati yapmamak faydalıdır.

İyileşme 3–4 hafta içinde tamamlanır, ameliyatın teknik ve fonksiyonel başarı oranı hastalığın boyutuna ve ameliyat öncesi işitme seviyesine bağlı olmak kaydı ile genellikle oldukça iyidir.

Ameliyat sırasında mastoid kemiğe müdahale yapılan hastalarda ise yapılan cerrahinin tipine göre değişen sürelerde çeşitli pansumanlar yapılması gerekebilir. Genellikle iyileşme daha uzun sürer, işitme kazancı da diğer guruba kıyasla daha az olmaktadır.

Özellikle kolesteatomanın yüz siniri ve iç kulak komşuluğunda yerleşmiş olması durumunda sinire ve işitmeye zarar vermemek için bu bölgelerde kemik dikkatle temizlenmekte ve geride hücresel düzeyde hastalık kalabilmektedir.

Bu durumdaki hastalarda kolesteatomanın tekrarlama riski yüksek olduğundan ameliyat sonrasında düzenli aralıklarla kontrol muayeneleri yapılmalıdır. Kolesteatomanın küçük odaklar halinde tekrarladığı düşünüldüğünde 6–12 ay sonra yapılacak ikinci bakış kontrol ameliyatı ve işitme sistemini düzeltmeye yönelik düzeltme yapılabilmektedir.

Sonuç olarak timpanoplasti ameliyatları için her hastaya uyacak standart bir yaklaşım bulunmamaktadır. Ameliyat sırasında kullanılacak cerrahi teknik ve uygulamaların seçiminde, özellikle kolesteatomalı vakalarda olmak üzere, çoğu zaman hastalığın ve hastanın özellikleri, cerrahi sırasında saptanan faktörler ve cerrahın deneyimleri etkili olmaktadır.

Leave a comment