Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Uyku Apnesi Nedir?

Uyku apnesi, özellikle de son dönemlerde adını sıkça duymaya başladığımız bir uyku rahatsızlığıdır. En yaygın olarak görülen uyku rahatsızlıklarından biri olan uyku apnesi, uyku esnasında solunumun durması olarak tanımlanmaktadır. Uykusuzluk olarak da bilinen insomnia, uyku hastalıkları bakımından en sık karşılaşılan rahatsızlık olmakla birlikte Insomnia’nın hemen arkasında ise uyku apnesi sendromu yer almaktadır. 

Uyku apnesi sendromu, uyku esnasında çok kısa süren geçici boğulmalara neden olabilir. Bu boğulma yaşanırken kandaki oksijen seviyesi düşer ve beyin uyanır. Uyanan beyin, solunum fonksiyonlarının sekteye uğradığını iletebilmek için vücudun uyanmasını sağlar. Uyku apnesinden muzdarip bireyler, geceleri birkaç defa uyanmak zorunda kalır. Bu durum uykularının sık sık bölünmesine ve oldukça verimsiz olmasına yol açar. Böylece kişi, uykusunu alamadığı için gün içinde kendini sürekli halsiz hisseder. Geceleri yeteri kadar uyuduğunu ancak yine de yorgun kalktığını düşünenler bireylerin, en kısa sürede bir doktora görünmesinde fayda vardır. 

Uyku Apnesi Tipleri Nelerdir?

Solunumun uyku esnasında aniden durduğu uyku apnesi sendromu; Santral (Merkezi), Obstrüktif (Tıkayıcı) ve bu ikisinin bir arada görüldüğü Karma tip (Mikst) olmak üzere üç ayrı başlık altında değerlendirilir.

1) Obstrüktif (Tıkayıcı) Uyku Apnesi: En sık rastlanan uyku apnesi tipi olarak öne çıkan obstrüktif uyku apnesi, üst solunum yollarını tıkayan etmenler sebebiyle ortaya çıkar. Tıkayıcı uyku apnesi sendromu erkeklerde daha yaygın olarak görülse de, menopoz döneminde kadınları da etkileyebilmektedir. 

2) Santral Uyku Apnesi (Merkezi): Santral uyku apnesi; beyin, solunumu kontrol eden kaslara uygun sinyaller gönderme sıkıntısı çektiği zaman kendini gösteren uyku apnesi tipidir. Bu sendrom söz konusu olduğunda beyin, nefes al komutu veremez. Bu nedenle solunum beyinden kaynaklı olarak durur. 

3) Mikst Uyku Apnesi (Karma): Uyku apnesinin bu tipi, kişide obstrüktif (tıkayıcı) ve santral (merkezi) uyku apnesi ile beraber görülür.

Uyku Apnesi Nedenleri Nelerdir?

Uyku esnasında solunum kesintilerine sebep olan uyku apnesi sendromu; aşırı kilolu, yüksek sesle horlayan, hipertansiyon hastası, burun ya da boğaz bozuklukları olan kişilerde daha yaygın olarak görülür. Bununla birlikte uyku apnesi, kandaki oksijen seviyesinin düşmesine ve yüksek düzeyde karbondioksite yol açar. Burun içinden ağız içine kadar olmak üzere, hava yollarında daralmaya yol açan bütün solunum hastalıklarına bağlı durumlar, uyku apnesinin ortaya çıkmasına yol açabilir. 

Hipertansiyon (Yüksek tansiyon), düzensiz kalp atışı, kalp krizi, inme ya da gündüz uyku hali ile bağlantılı olabilecek uyku apnesi, ekseriyetle uyku rahatsızlıkları ile bağlantılı olarak gelişen diğer hastalıklar nedeniyle kendini gösterebilir. Uyku apnesinin sebebi henüz kesin olarak bilinmemektedir. Ancak uyku apnesine neden olabilecek bazı durumları şu şekilde sıralayabiliriz: 

  • Herhangi bir uyku bozukluğu ile bağlantılı rahatsızlıklar,
  • Üst solunum yollarına bağlı hastalıklar,
  • İlaç kullanımı,
  • Madde bağımlılığı,
  • Aşırı kilolu (obez) olmak,
  • Geniz etinin büyümesi.

Uyku Apnesi Belirtileri Nelerdir?

Uyku apnesinin en yaygın belirtisi, uyku sırasında solunum durmasıdır. Bu sendromdan muzdarip çoğu birey, geceleri uykuda solunumun durduğunun farkında olmaz. Nitekim vücudun solunum yapmayı durdurmasıyla beyin uyanmanızı sağlar. Ancak uyku apnesi hastalığı olanlar öylesine uyandıklarını düşünmektedir. Uyku apnesine sahip olan bireylerde rastlanan diğer olası belirtileri ise şu şekilde sıralayabiliriz: 

  • Baş ağrısı,
  • Sürekli sinirli olmak,
  • Odaklanma güçlüğü ve konsantrasyon eksikliği,
  • Hafıza sorunları,
  • Horlama,
  • Gündüz uykusuzluk,
  • Boğazda ağrı,
  • Ağız kuruluğu,
  • Yüksek tansiyon (Hipertansiyon)
  • Kalp ritim bozukluğu (Aritmi)

Uyku Apnesi Tanı Yöntemleri Nelerdir?

Uyku apnesine dair kesin tanı koyabilmek için doktor, öncelikle hastanın şikâyetlerini detaylı bir şekilde sorgular. Akabinde kulak burun boğaz muayenesi eşliğinde genel bir muayene yapar. Bu aşamada üst hava yolları iyice incelenir. MR ve BT gibi radyolojik tetkikler yardımıyla incelenen hava yolları görüntülenir ve darlıklar değerlendirmeye alınır.

Bunların haricinde, gerekli görüldüğü takdirde hasta uyku merkezine yatırılır ve burada çok daha ayrıntılı bir değerlendirme yapılır. Hastalığın kesin tanısını koyabilmek için polisomnografi (uyku testi) testi yapılması da zaruridir. Bu uyku testi, solunumun durduğu süreyi ve sayısını ölçme amacıyla kullanılır. Bunun yanı sıra kandaki oksijen yüzdesi, kalp ritmi, horlama sesinin şiddeti gibi bilgilere haiz olmak da bu test sayesinde mümkündür.

Uyku Apnesi Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Uyku apnesi, ihmale gelmeyecek kadar ciddi ve mümkün olduğu kadar erken tedavi edilmesi gereken bir uyku bozukluğudur. Uyku apnesi tedavi sürecinde uygulanacak yöntem ise apnenin çeşidine, derinliğine ve hastanın solunum yollarının mevcut durumuna göre değişiklik gösterir.

Hava makinesi olarak da bilinen CPAP cihazı, uyku apnesinde kullanılan tedavi yöntemlerinden biridir. Hasta bu cihaza bağlanır ve hastaya maske takılır. Ardından doktorun belirlediği ölçüde basınçlı hava hastaya iletilir. CPAP cihazı gece boyu çalışırken, verilen basınçlı hava solunum yollarında meydana gelebilecek bir kapanmayı engeller. Böylece, hasta uyku esnasında solunum durması sıkıntısı yaşamaz ve uyku düzeni de eskiye nazaran çok daha iyi hale gelir. Ayrıca, uyku apnesine sahip olan kişilerin hayat tarzlarında değişiklikler yapmaları da tavsiye edilmektedir. Hayat tarzında yapılacak bu değişiklikler, bilhassa horlamanın azalması ve uyku apnesi kaynaklı belirtilerin ortadan kalkması için oldukça önemlidir. Sigara ve alkol kullanımını bırakmanız, fazla kilolarınızı kontrol altına almanız, düzenli bir şekilde spor yapmanız, yan pozisyonda uyumanız ve uyumadan evvel ağır yemekler tüketmemeniz gibi değişiklikler, yaşam tarzınızda yapabileceğiniz ve size bu süreçte yardımcı olabilecek genel tavsiyeler olarak öne çıkmaktadır.

Leave a comment